ADD GOP Şube Başkan Adayı Ferahbaş: “Umut var, çünkü biz varız”

ADD Gaziosmanpaşa Şubesi Başkan Adayı Av. Fevzi Ender Ferahbaş GOP Bülteni’ne konuk oldu. Ekibimizle yaptığı röportajda sorulara verdiği yanıtlar ile dikkat çeken Ferahbaş, şubenin mevcut durumu, adaylık süreci ve yapacakları ile ilgili de iddialı açıklamalarda bulundu. ADD (Atatürkçü Düşünce Derneği) üyelerine seslenen başkan adayı “Umut var, çünkü biz varız” sloganı ile yola çıktıklarını belirtti. “Bütün projelerimin en önemli kıstası uygulanabilir olması.” diyen Ferahbaş gerçekçi ve örnek olacaklarına dikkat çekti.

Fevzi Ender Ferahbaş kimdir? Kendinizi nasıl tanımlarsınız?

Öncelikle şunu belirteyim. Ben Atatürk ve cumhuriyet sevgisi ile büyüdüm. Atatürk’ten ilham aldım. Kayseri doğumluyum. Üniversite eğitimim için İstanbul’a geldim. Annemin ve dedemin de uzun yılları İstanbul’da geçti. Eğitimci bir aileden geliyorum. 37 yaşındayım ve Avukatım. Hukuk haricinde ayrıca işletme lisansı sahibiyim.

Tabi benim anlattıklarım dışında insanların gözlemleri daha önemli. Ben sabırlı ve azimli biriyim. Dışarıda insanlar ise daha çok dürüst, güvenilir, mücadeleci diye tanımlarlar beni. Genel itibari ile olumlu bir insanım. İnsanlar da beni oldukça idealist bulurlar.

ADD’ye ne kadar süredir üyesiniz ve bu başkan adaylığı kararını nasıl aldınız?

Üyeliğimin altıncı yılı içerisindeyim. Ancak ADD için mücadele etmem ve katkı sunmam daha eskilere dayanır.

“VEFA BORCUMUZ VAR”

Zoru severim, zoru başarmak daha anlamlıdır. Ülkemizin geleceğini, ulusumuzun geleceğini tehlikede gördüğüm için aslında. Ülke olarak her yerden sıkıştırılmış durumdayız, okuyor, araştırıyor ve görüyoruz. İşin bir konumunda da biz görev almak istedik. Atatürk’e, aileme ve öğretmenlerimize karşı vefa borcumuz var. İşte adaylık kararımın asıl nedenleri bunlardır.

Adaylığımı Ocak ayının ortasında açıkladım, pandemi süreciyle daha uzun süren bir adaylık dönemi oldu. Asında bu adaylık kararını 1 yıl kadar öncesinde düşünmeye başlamıştım.

Adaylık sürecimin daha öncesi ile ilgili de bir bilgi vermek isterim. Bir önceki dönem şube yazmanıydım. Melek Aksoy başkanımız davet etmişti. Görev aldık. Ahlaklı siyaset ve sivil toplumdan yanayım. Eğer bir göreve beni davet eden başkan ise ben ona karşı bayrak açmam. Melek Başkana sordum, “aday olmayacağım” dedi. İş başa düştü.

Fevzi Ender Ferahbaş başkan adayı olarak ADD’ye ne vadediyor?

“UMUT VADEDİYORUM”

Umut vadediyorum. Hatta sloganımız olan “Umut var, çünkü biz varız” bunu çok güzel anlatıyor. İstanbul’da ses getirmek istiyorum. Hem ADD hem de diğer STK’lar içinde ses getireceğiz.  ADD’nin geçmiş dönemlerini şu zamanla kıyasladığımızda eski yetkinlik ve enerjisinin olmadığını görüyoruz. Halbuki üzerine koyarak ilerlemesi lazımdı. İşte tam olarak bunu yapacağız. Potansiyelimizin farkındayız. Hatta ikinci bir sloganımız var; “Güçlü Yönetim, Güçlü ADD”, bu da enerjimizi ortaya koyacağımızı açıkça anlatıyor.

Sizce ADD’de bir şeyler  değişmeli mi ve neden?

Kesinlikle değişmeli.

Demokrasinin sac ayaklarından biri siyasi partilerdir, diğeri STK’lardır, bir diğeri de sendikalardır. Bunların birbirinden kulvarları ayrıdır fakat çıkış amaçları aynıdır. Yaşanabilir bir ülke için, bir Türkiye için kendi kulvarlarında mücadele ederler. Doğru olanda birbirlerinin işine karışmamalarıdır. Güçlü bir şekilde ses çıkarmalarıdır. Toplumun ihtiyaçları doğrultusunda ses çıkarmalıdırlar.

“AYDINLARIMIZA SAHİP ÇIKMAMIZ GEREKİYOR”

ADD’nin kuruluş amacında cumhuriyet rejiminin tehlikede olduğu gözlemi vardır. Atatürk’ü yaşatma amacı vardır. ADD’den talep edilen ve beklenen şeyler karşılanmıyor. ADD, Kuva-yi Milliye ruhuyla her alanda sahada olması gerekir. Geçmişimize de sahip çıkmamız gerekiyor, Muammer Aksoy, Ahmet Taner Kışlalı, Uğur Mumcu, Necip Hablemitoğlu, Bahriye Üçok ve isimleri saymakla bitmez bu aydınlarımıza sahip çıkmamız gerekir.

“ATATÜRK’E ÇİRKİNCE SALDIRILAR OLDUĞUNU GÖRÜYORUZ”

Yok pahasına cumhuriyet döneminde yapılan fabrikalarımız satılıyor, birilerine peşkeş çekiliyor. Ekonomik, sosyal, siyasal alandaki gerilemeler, kadınlarımızın ve çocuklarımızın geleceği anlamında tehlike arz ediyor. Gençlerimizin geleceğe umutla bakamaması, mülteci sorunları, eğitim problemleri, milli eğitimin yapması gerekenleri yerine getirememesi, Kubilay ve Atatürk’ün ders kitaplarından çıkartılması, isminin anılmaması ve daha niceleri. Zaman zaman devlet memurları tarafından bile Atatürk’e çirkince saldırılar olduğunu görüyoruz. Bu nedenle sahada olmak zorundayız, bırakmamalı, ses çıkartmalıyız. ADD bu süreçte mücadelenin başını çekmeli. Başı çekmek zorunda.

“KUMPAS DAVALARI İLE YIKILMAK İSTENEN ADD YIKILMAMIŞTIR”

ADD’nin yakın geçmişine baktığınızda şubeleşme ve üye anlamında, kanaat önderliği noktasında Avrupa’nın dahi en büyük demokratik kitle örgütü haline geldiğini görüyoruz. Kumpas davaları süreci ile yıkılmak istenen ADD buna rağmen yıkılmamıştır ancak bir yara almıştır. ADD tekrardan ayağa kalkmalı, hatta daha güçlü bir şekilde kalkmalı. ADD’ye sahip çıkmak durumundayız, bu şekilde Atatürk’ün manevi mirasına yani akıl ve bilime sahip çıkacağız.

Öte yandan ADD diğer sivil toplum kuruluşları ile de ortak çalışma yapmalı. Aynı Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri gibi.

Peki bu değişim sorusunu ADD Gaziosmanpaşa Şubesi için sorarsak bize neler söylersiniz?

“KELLE HESABI DEĞİL, NİTELİK HESABI YAPILMALI”

Öncelikle mantık değişmeli. Yönetime gelecek bir başkanın iyi bir gözlemci olması lazım, ulaşılabilir olması lazım, diğer şubeler ile iletişim halinde olması lazım. Tabelanın yaşatılmasından daha önemli şeyler yapılmalı. Kelle hesabı değil, nitelik hesabı yapılmalı.

Şubede bu bahsettikleriniz yapılmıyor mu yani?

Evet, ne yazık ki yok.

“KAYYUM, YAPININ VARLIĞINI SÜRDÜREBİLMESİ İÇİN VAR”

Zorla verilen bir görev. Çünkü kayyum. Kayyum, tarafsız ve bağımsız olmak zorundadır. Demokratik olarak seçime götürmekle yükümlüdür bunu içselleştirerek. Sadece dernek değil, aynı zamanda hukuk da bunu söylüyor. İdare etme zorunluluğu yüklüyor. Kayyum, yapının varlığını sürdürebilmesi için var. Kayyum başkan kendisine çalışmamalıdır, hukuka aykırıdır.

Neden bunları vurgulama gereği hissettiniz, bu hassasiyetler yok mu?

“YETKİN OLMADIKLARINI DÜŞÜNÜYORUM”

Yok ne yazık ki! Çünkü bu süreçte antidemokratik sayılabilecek birçok konuya şahit oldum. Bunu kötüye yormak istemiyorum, yetkin olmadıklarını düşünüyorum. Dolayısı ile bu kısır tartışmadan kurtulup özetle şunu söylemek isterim; işi ehline vermek en doğrusudur.

ADD’de en olumlu ve en olumsuz bulduğunuz şeyler nelerdir?

Öncelikle olumlulardan bahsedeyim.

Genel merkezin basın açıklamaları içerik anlamında iyi. Yerini bulan açıklamalar.

“ÇALIŞAN BİR ÇAY OCAĞI VAR”

Şube anlamında ise ne yazık ki bir lütuf gibi görünecek belki ama en azından ‘üyelik formları’ var. Çalışan bir çay ocağı var. En azından günün birkaç saati açık durabiliyor. Ne yazık ki bu durumu içim kan ağlayarak anlatıyorum. Diğer bir söylemle; şube de ne yazık ki olumlu bir şey göremiyorum.

En olumsuz şeyler ise, az önce bahsettiğim genel merkezin bu içeriği güçlü metinlerinin ses getirememesi.

Şube anlamında ise; derneğin yeri dolayısıyla pasaja sıkışıp kalmış olması.

Projeleriniz nedir?

“GÖZLE GÖRÜLÜR BİR DEĞİŞİKLİK BİZLERİ BEKLİYOR OLACAK”

Öncelikle şunu belirtmek isterim, uzun zamandır üzerine çalışıyorum. Çalışma ekibimle birlikte çalışıyorum. En önemlisi, bir işi o konunun uzmanına sormak. Bütün projelerimin en önemli kıstası uygulanabilir olması. Gerçekçi olmak zorundayız. Bizim projelerimiz kısa, orta ve uzun vadeli olmak üzere 3 aşamada gerçekleşecek. Ben bunları özellikle seçim zamanı bizzat açıklayacak ve duyuracağım. Ve çok net söyleyebilirim; projelerimde herkes fark edecek ki, seçilir seçilmez gözle görülür bir değişiklik bizleri bekliyor olacak.

Son olarak üyelere söylemek istediğiniz nedir? Neden sizi seçmeliler?

“DÜŞÜNCE, ZAMAN VE ENERJİYE SAHİBİM”

Hayata geçirebilecek, ayakları yere basan ideallerim var. Bunları gerçekleştirebilecek düşünce, zaman ve enerjiye sahibim. Bunu çalışmalarımızda yansıtacağım. Zaten seçim zamanı herkes görecek. ADD Gaziosmanpaşa Şube üyelerine son söz olarak şunu söylemek isterim. Bu ölü toprağını gelin hep birlikte kaldıralım üstümüzden, bizlere fırsat verin, destek verin, ADD’yi ayağa kaldıralım, örnek çalışmalara imza atalım. Güçlü Yönetim, Güçlü ADD. Umut var, çünkü biz varız.

Röportaj davetimizi kabul ettiğiniz ve samimi açıklamalarınız için teşekkür ederiz. Başarılar dileriz.

Ben de size teşekkür ederim. Kendimi anlatabilme imkanı buldum. Başarılı haberlere imza attığınızı, gazetecilik ilkelerine bağlı kalmak adına büyük hassasiyet içerisinde olduğunuzu düşünüyorum. GOP Bülteni Gaziosmanpaşa’ya hayırlı uğurlu olsun. Başarılar dilerim.